Kozmolojiye Giriş
Yazar | : | Prof. Dr. Ahmed Yüksel Özemre |
Yayın Tarihi | : | 1981 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 142 |
Ölçü | : | 17 x 25 cm |
Yayınevi | : | İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi |
İçinde yaşamakta olduğumuz Evrenden çeşitli araçlarla elde edilen gözlem verilerini birleştirici, tamamlayıcı ve tutarlı bir matematiksel şema içine oturtarak Evrenin geçerli ve kullanışlı bir matematiksel modelini inşa etmek ne yazık ki bir sürü metodolojik, epistemolojik ve metafizik problemi de kendisiyle birlikte sürükler. Bunun başlıca sebebi, elimizdeki gözlem verilerinin ancak tek bir Evren modeline yol açacak kadar kesin kriterler oluşturmamasıdır.
Arzdan binlerce, milyonlarca ve hattâ milyarlarca ışıkyılı uzaklıklarda vukuu bulan olayların kısacık insan hayatına sığan gözlemlerle tesbit edilen verilerinin mâkûl ve tutarlı bir açıklamasını yapmanın tek yolu, bunları, bilinen olaylara ircâ etme işleminden geçer. Ancak, bizim ya-kînen bildiğimiz fiziksel olayların hemen hepsi de Arzda lâboratuvarda gözleyip tesbit ettiğimiz, izahını yaptığımız ya da tutarlı teorilere bağladığımız olaylardır. Aslında, kozmolojinin gözlemsel verilerini bu cinsten olaylara ircâ etmenin ve bu çerçeve içinde mâkûl bir takım teorilere bağlamanın altında, Arzda geçerli olduklarını tesbit etmiş olduğumuz fizik kaanunlarının, ve kurmuş olduğumuz teorilerimizin hiç değilse bir kısmının, Evrenin herhangi bir yerinde ve herhangi bir anda da aynı biçimde geçerli olduklarına dair kuvvetli bir îman yatmaktadır. Bu îman olmaksızın Evrenin fiziğinden söz etmenin anlamı yoktur. Bu sebepten ötürü de bu îman, fiziği kuşatan fakat fiziğin dışında kalan (metafizik) bir ilke hüviyetini haizdir.
Gerçekten de Arzda geçerli olan fizik kaanunlarının bizden milyarlarca ışıkyılı uzaklıklara kadar hep aynı biçimde geçerli olmaya devam ettiklerinin, veya bunun aksinin ispatı da reddi de mümkün değildir. Bu itibarla bilim adamları, sırf iş görmelerini sağlayan temel bir varsayım, ve hareket noktası olarak, Arzda tesbit edilmiş olan fizik kaanunlarının Evrenin her yerinde geçerliliklerini koruduklarını, vaz geçemeyecekleri bir îmânî umde olarak kabul etmek mecbûriye-tindedirler.