Organik Kimyaya Giriş

Yazar : Prof. Dr. A. Saim Saracoğlu
Yayın Tarihi : 1977
Dil : Türkçe
Sayfa Sayısı : 289
Ölçü : 16,5 x 24 cm
Yayınevi : İstanbul Üniversitesi Yayınları

KARBON BİLEŞİKLERİNİN YAPISI
Organik Maddeler
Organik Kimya deyimi ilk kez 1810 yıllarında organizma ürünlerini konu alan kimya dalı olarak ortaya atılmıştı (Berzelius).
Hayvan ve bitki kökenli maddelerin yakılması (Lavoisier 1774) C02 ve H20 verdiğine göre bileşimlerinde karbon ve hidrojen vardır. Bu maddelerin çoğunda oksijen de bulunur, çünki havasız bir yerde yakıldıkları zaman yine de CO, ve H20 ortaya çıkar. Organik maddelerde bunlardan başka azot, kükürt, halojen ve bazı metaller de bulunabilir. Görülüyor ki organik maddelerin bileşimine giren elementlerin sayısı azdır.
Tabii kaynaklarında karışım halinde bulunan organik maddelerin saf olarak elde edilmeleri (limon, elma, şarap, süt asitleri, ürik, oksalik asitler, gliserin, aset aldehit) 1780’lerde yoğunluk kazanır (Scheele). Üre 1773’de idrardan çıkarılmıştır.
Organik maddelerin ancak organizmada sentezlenebildiği, çünki canlı varlıkta böyle bir senteze olanak sağlayan ve fakat gerçek niteliği bilinmeyen bir «yaşam gücü» bulunduğu inancı yaygındı (Vitalist teori). 1828’de Wöhler amonium siyanatı NH.OCN ısıtıp üre H2NCONH2 haline getirerek laboratuvarda da organik bir maddenin hazırlanabileceğini gösterdi. Bundan sonra organik kökenli maddelerin sentezleri gitgide çoğaldı. Vitalist teorinin iler tutar yeri kalmadı. Bugün hâlâ kullanılan organik kimya terimi «organizma» ya bir çağrışım yapmamakta ve «karbon bileşiklerinin kimyası» ile eşanlama gelmektedir. Karbon bileşiklerinin sentezleri 17. yüzyılda başlar...
******

Oktay Aras Kitaplığındaki A. Saim Saraçoğlu Kitapları (1)

DİKKAT!
İstanbul Kitapları (7654 kitap)
ve
Osmanlı Kitapları (2586 kitap)
Koleksiyonları satılıktır.
Çok kıymetli ve nadir kitapları da kapsayan bu
Koleksiyonları almak isteyenler
İletişim paragrafından lütfen mesaj gönderin...