Doğum - Hazreti Muhammed, Fil yılında, 571 Miladi senesinin 21 Nisanını 22'ye bağlayan Pazartesi gecesi, (12 Rebiülevvel) sabaha karşı Mekke'de Haşimilerin mahallesinde, Mekke'nin Reisi Kureyş kabilesinin büyüklerinden Abdülmuttalib'in evinde, dünyaya geldi. Henüz ortalık aydınlanmamıştı. Etrafta büyük bir sessizlik vardı. Mekke'nin dar sokaklarında, taş evlerinde sanki tek bir nefes bile alınmıyor, koskoca şehir, derin bir uykuya dalmış bulunuyordu. O gece Hazreti Muhammed'in annesi Hazreti Amine'nin yanında cennetle müjdelenmiş 10 kişiden biri olan Abdurrahman Bin Avf''ın valdesi Şifa Hatun bulunuyordu. Uyumamıştı. Hazreti Amine'nin ağrıları hafif geçsin diye o devrin ilaçlarını ona hazırlıyor, onu tatlı sözleriyle meşgul ediyordu. Şifa Hatun der ki: " Ortalık hafif hafif kızarıyor, karşımızda bütün bir ufuk pembe bir renkle yanıyordu, yatağında biraz evvel dalmış olan Hazreti Amine birdenbire sarsılarak uyanmıştı. Bana anlattı ki: "Ey benim vefakâr kardeşim Şifa, hayırdır inşallah bir rüya gördüm. Karanlık bir yolda yürüyordum. Kulağıma bir ses geldi: "Allaha hamdet, bir oğlun olmak üzeredir." Çok korktum, geri dönmek istedim. Birden bir ak kuş peyda oldu, geldi kanadıyla arkamı okşadı, korku zail oldu. Etrafıma baktım, birbirinden güzel kızlar gördüm. Hepsi gülüyor, bana ellerindeki taslarla şerbet veriyorlardı. Bir tanesini aldım ve içtim, gözlerime ışık doldu. Uyanmışım." Şifa Hatun, bu rüyadan pek az sonra Hazreti Muhammed'in dünyaya geldiğini ve Amine'nin hiç bir ıstırap çekmediğini rivayet eder. O gece, Hazreti Muhammed'in dedesi 80 yaşındaki Abdülmuttalip, Kâbe avlusunda dua ile meşguldü. Tanrılardan bir erkek çocuk diliyor, torunu için bütün fukaraları sevindireceğini vadeyliyordu. Biraz sonra Haşimilerin bekçisi nefes nefese gelmişti. Yüksek sesle haykırdı: - Ya Abdülmuttalip, bir erkek torunun oldu.

---